TRENİN SON VAGONU; ENDÜSTRİ 4.0

Ebû'l İz İsmail İbni Rezzaz El Cezerî
 Çoğumuzun adını daha önce hiç duymadığımız Ebû’l İz İsmail İbni Rezzaz El Cezerî günümüzdeki Şırnak ilinin Cizre ilçesinde yaşamış bir bilim adamıydı. 12. Yüzyılda ilk defa robotu yapan El Cezeri’den yaklaşık 900 yıl sonra dünya adeta Cezeri’nin çağına geri dönüş yapıyor. Tüm dünya 4. Sanayi Devrimi denilen yeni bilimsel sürece koşar adım giderken Türkiye’nin bu çağı yakalaması bir zorunluluk arz ediyor. 1. Endüstriyel devrim İngiltere’de su buharının insan gücünün yerine geçmesi ile başladı. 2. Endüstriyel devrim ise Amerika Birleşik Devletleri’nde elektriğin seri üretimde kullanılması ve Henry Ford’un üretim bandı tasarımı sayesinde üretim hattının geliştirilmesi ile yaşandı. Günümüzde içinde bulunduğumuz 3. Endüstri devrimi ise 1960’lı yılların sonlarında mekanik ve elektronik teknolojilerin yerini dijital teknolojiye bırakması sonucunda gerçekleşti. Son olarak ana konumuz olan Endüstri 4.0 ise 4. Endüstriyel Devrim çağını başlatacak olan stratejik planın ismi. ‘’Elektriğin Tanrısı’’ kabul edilen N. Tesla’nın dediği gibi; ‘’makineye yok etmeyi değil ne yapması gerektiğini öğretmek lazım. Bir zamanlar kölelerin yaptığı işleri yakın gelecekte robotlar yapacak…’’ sözü geleceği en iyi şekilde özetliyordu. Peki, 4. Sanayi devrimi nasıl ortaya çıktı? Bu soruya cevap vermek için dünyayı ve özellikle değişen güç dengelerini yakından takip etmek önemli. Dünyada batılı-üstün ve beyaz adamın yani Avrupa’nın devri sona eriyor. Asyanın (özellikle Çin) kalabalık nüfusu ve bu ekonomik dinamizmi sayesinde güç Asya-Pasifik bölgesine kayıyor. İşte bu sebepten dolayı, üretim pazarındaki payını artırmayı hedefleyen Avrupa’nın lokomotifi konumunda olan Almanya Endüstri 4.0 devrimini başlatıyor. Samuel Huntington’un 1993 yılında ‘’Avrupa medeniyetinin oluşumu 400 yıla yakın sürdü, çöküşü de kısa olmayacaktır…’’ sözüne karşılık Avrupa çöküşe erkenden engel olmak ve kendisini dengeye oturtmak için 4. Sanayi devrimine sarılıyor. Ancak dünyada Endüstri 4.0 terimini ilk ortaya atan ve pratiğe dökmeyi başaran ülke Almanya olmasına karşılık, 4. Sanayi devrimine en hazır olan ve bu süreçte ipi göğüsleyen ülke Amerika Birleşik Devletleri. 4. Endüstriyel Devrimin en önemli yarışı ise kodlama alanında gerçekleşiyor.
Eskiden okuryazar olmak neyse önümüzdeki dönemde de kodlama becerisi aynı anlam ifade ediyor.  Diğer yandan üç boyutlu yazıcıların üretimi, uzay mühendisliği gibi yeni buluşlar ve uğraş alanları da gelecek yüzyılın bir diğer yapıtaşını oluşturuyor. Son olarak asıl değinmemiz gereken bu meselenin bizi ilgilendiren yönü. 4. Sanayi Devrimi Türkiye için trenin son vagonunu ifade ediyor. İlk üç endüstriyel devrimi kaçıran ülkemizin bu son devrimi yakalaması zorunluluk doğuruyor. Türkiye’nin halen gelişmekte olan ülkeler içerisinde olması ve dünya gayri safi milli hâsılasının %1’i gibi küçük üretim payını büyüterek en az %3’ünü üreten bir aşamaya gelmesi için trenin son vagonuna binmesi şart. Artık okullarda klasik, sıkıcı bilgi verme ve zorla öğretme alışkanlığını bırakarak gençlerin düşünmesini ve üretmesini sağlamak atılacak en büyük adım olarak duruyor. Aksi takdirde Türkiye uçurumun kenarına doğru sürüklenmeye devam edecek…!

Yorumlar